Google
 

16 Ekim 2007 Salı

EGITIM

EGITIM
Dünya hızla değişiyor. Günümüz dünyasında, uluslararası yazışma ve rekabet gücü, toplumların yaşamını ve geleceğini derinden etkileyen başlıca kriter durumuna gelmiştir. Rekabet, yalnızca ekonomik alanda değil, yaşamın tüm alanlarında (toplum düzeni, yönetim, eğitim, kültür, sanat, sağlık v.b.) yaşanmaktadır.Sermayenin serbest dolaşımı, iletişim teknolojisindeki gelişmeler ve çevre sorunlarındaki global yaklaşımın da etkisiyle, ülkeler arası sınırların esnekleştiği, ekonomik ilişkilerin öncülüğünde ortak bir dünya kültürüne doğru hızlı yol alındığı bir ortamda, uluslar, bu ortak geleceğe kendi kimlikleriyle damgalarını vurma mücadelesindedirler. Bu mücadelenin cereyan ettiği meydanlar, uluslararası piyasalar, uluslararası medya ve toplumlararası ilişkiler ağıdır. Görünen odur ki, başarı toplumların nabzını tutup, en iyiyi ve kaliteliyi en uygun koşullarda sunarak kendilerini kabul ettirenlerin olacaktır.Böyle bir ortamda güçlü olabilmenin ilk koşulu, tüm insan etkinliklerinin başlıca aktörü olan bireyin, üstün nitelikli olmasıdır. İçine girmek zorunda olduğumuz bilgi toplumunun en önemli unsuru "bilgili insan=nitelikli insan" olduğuna göre, bu insanın yetiştirilmesi stratejik bir önem kazanmıştır.Sanayi toplumu için yeterli görülebilecek insan yetiştirme yöntemlerinin, bilgi toplumunda yeterli olması mümkün değildir. Artık diğer ileri toplumlar gibi biz de yalnızca okur-yazar insan değil, 'bilgi okur-yazar', 'bilim okur-yazar' insan yetiştirmek zorundayız. Bilgi toplumunun gerektirdiği insan profili, araştıran, soran, sorgulayan, katılımcı, sürekli öğrenme gayreti içinde bulunan, karşılaştığı sorunları kendi akıl ve iradesini kullanarak çözme yeteneğinde olan, yaratıcı, etik değerleri olan ve buna sahip çıkan niteliktedir.Böyle bir insanın toplumumuzda yetişebilmesi, bu tip insanların sayıca etkili ve önemli oranlara ulaşması, toplumumuzdaki geçerli eğitim anlayışında oldukça köklü değişiklikler gerektirmektedir.1997 yılında 16.09.1997 tarih, 4306 sayılı 8 yıllık temel eğitim yasasının kabulü bu değişikliklerden biridir. Bu konuda dünyanın çağdaş ülkeleri ile birlikteliğin ilk adımı atılmıştır.Toplumun katmanları su geçmez bölmelerden oluşmadığına göre, eğitimde gerçekleştirilmesi gereken anlayış değişikliğinin ön şartı, toplumun tüm yaşayış ve idaresindeki anlayışın da değişmesidir. Bu da ancak eğitimle kazanılacaktır. Çağdaş, sorumlu, yaratıcı birey olabilme, gelişmenin sonucu değil, olsa olsa nedenidir.Erdem, fazilet, toplumsal dürüstlük ve sorumluluk bilgi toplumunun vazgeçemeyeceği unsurlardır.Günümüzde, çocuklara bırakılacak en iyi miras eğitimdir. Görüyoruz ki, temel eğitimden sonra, dünyanın hemen her yerinde eğitimin yükü paylaşılıyor.Sanayii toplumundan bilgi toplumuna geçiş sürecinin yaşandığı günümüzde henüz sanayileşmesini tamamlayamamış ülkemizin diğer ülkeler seviyesine çıkarılması ve küreselleşmeye yönelen, 2000'li yılların eğitimine yönelik yatırımların arttırılmasına ve bu alanda etkili kalcı sağlam politikaların tespit edilerek hayata geçirilmesine bağlıdır.Dünyada yaşanan gelişmeler ve değişen dengeler karşısında bir yandan yaşadığımız yüzyılın getirdiği eksiklikleri telafi ederken bir yandan da 21. yüzyılın dünyasına entegre olmamızı sağlayacak faktörlerin başında temel eğitim alanında gerçekleştirilecek çalışmalar gelmektedir. Modern teknolojik gelişmelerin bir sonucu olarak medeniyetin hızla ilerlemesi diğer bilim dallarında olduğu gibi bir disiplin olarak eğitimde de yeni gelişmeleri zorlamıştır.Geleceğin teminatı olan çocukların sınıf yönetiminde; bilim ve teknolojide yaşanan gelişmelere ayak uydurabilmeleri için başarılı bir temel eğitim süzgecinden geçirilmeleri gerekir.Temel eğitimde yeterli görülmeyen bir sınıf yönetiminin eğitim sisteminde günümüzün gerektirdiği bilim ve teknoloji mücadelesini başarıyla yürütecek ve milletimizin geleceği ile birlik ve beraberliğini sağlayacak bir neslin yetişmesine imkan sağlayacaktır.
INTERNET DESTEKLI EGITIM Mustafa ERGÜN: Bütün kültürel gelismelerin temelinde ihtiyaç vardir. Ihtiyaç olmadan hiçbir sey ortaya çikmaz ve gelismez. Bilgisayar destekli egitim de öyle. Su anda bilgisayara ve Internete ne kadar ihtiyaç var?
Aslinda bizim okul sistemimizin bazi kisimlari Ortaçagdan bazi kisimlari da birinci sanayi devriminden kalma yapilara sahip. Oysa simdi, toplum ve fert insanin ihtiyaçlari ile okullarin müfredat programlari ve burada kullanilan metot ve teknikler arasinda uçurumlar olusmaya basladi. Egitimin birçok alanlarinda bir degisime ihtiyaç duyuluyor. Haberlesme ve ulasim teknolojisindeki gelismeler, geleneksel okul kurulus sistemini birçok yönlerden degismeye zorluyor. Yazi sistemlerinin gelistirilmesinden beri ortaya çikan birçok yeni teknoloji, ögrenmede ve egitimde devrim yapacagini iddia ediyor, ama sonra bir hayal kirikligi ortaya çikiyor. Acaba bilgisayar ve Internet de öyle mi olacak? Teknoloji ve egitim Aslinda siniflarda su anda da kara tahtadan kitaba, haritadan laboratuvar âletlerine kadar birçok teknoloji kullaniliyor. Ama tarihte, her yeni teknolojinin siniflara girmesinde bazi problemler çikiyor. Yeni teknolojiler ögretmenlere ek yükler (ek egitim, ek hazirlik, ögrenci kontrolü vs..) getiriyor.
Yunanlilar zamaninda ve hatta ortaçaglarda, egitimde ögretmen ile ögrencinin yüzyüze karsilasmasi temel idi. Egitim ancak böyle oluyordu. Rönesanstan sonra kitap, egitimde neredeyse ögretmene esdeger bir yer kaplamaya basladi. O zaman okuma-yazma, egitimin baslangicindaki en önemli is oldu (simdi de öyle). Su anda hâlâ kitap temel egitim hizmeti görüyor. Kitaplar yetersiz, donuk, sadece kütüphanelerde bulunuyor. Oysa bunlar en azindan elektronik ortama geçirilerek her yerden ulasilabilir hale getirilmeli, daha sonra da elektronik text haline getirilerek “canlandirilmali”.
Yazi, sadece ögretmene ve anlatmaya dayali egitimde büyük bir devrim yapti. Ancak insan düsüncesi açisindan iyi mi oldu? Platon’un “Phaedrus” adli eserinde Sokrates’in anlattigi bir hikâye vardir: “Tanri” Töt birçok sey icat ederek Misirlilara verir. Bunlardan yaziyi verirken de, bunun Misirlilarin akil ve hafizasini arttiracagini söyler. Bilge Yukari Misir kirali Tamus da ona söyle der: Bu yazi yazma sanatini kullananlarin artmasi durumunda, yazinin insanin hafizasini arttirma yerine azaltma olasiligi vardir. Yazi insanin hafizasini tembellestirir, onu unutkan yapar. Eger insanlar hatirlamak için yaziya güvenirlerse, kendi iç kaynaklari yerine dis kaynaklari kullanacaklardir. Yazi hafizayi gelistirmez, koleksiyonlari gelistirir. Akla gelince; ögrenciler realiteye bakmadan, ciddi düsünmeden, birçok farkli yönü görmezden gelerek sadece yazili bilgi kaynagina dayanacaktir. Gerçek akil yerine eskilerin veya baskalarinin akillariyla düsünmeye baslayacaklardir.
Gerçekten de yazili kaynaklar ögretimde daima olumlu rol oynamiyor. Ögrenciler, kitaptan veya ders notlarindan sinav öncesi çalisiriz diyerek ders esnasinda ciddi olarak ders dinlemiyor ve tam ögrenemiyor. Hatta geleneksel ögretimde yüzeysel ve yalanci bir ögrenme (pseudo learning) oluyor da denilebilir.
Önce tek boyutlu olan sessiz film (görsel) ve radyo (isitsel) ortaya çikti. Daha sonra görme ve isitmeyi birlestiren (görsel-isitsel) sesli film ve TV ortaya çikti. Bugün bunlardan radyo yasiyor, çünkü insan görmeden de düsünebiliyor, hayal edebiliyor.
Kitap simdi sessiz filme benziyor, elektronik text ile kitap mücâdele ediyor.
Su anda egitimdeki baskin medya basili malzeme, görsel-isitsel araçlar, masa, sandalye, kara tahta v.s. Simdi bu ortama bilgisayar girmeye çalisiyor.
Audio-visual araçlar okullarda tam yerlesemedi. Çünkü film, radyo, TV tek yönlü medya idi (interaktivite yok). Bunlari etkin olarak kullanma ögretmenin niteliklerine bagli idi.
Öte yandan ögretimde audio-visual materyal kullanan ögrencilerle geleneksel metotlari kullanan ögrencilerin ögrenmeleri arasinda pek fark bulamayan birçok arastirma var.
Su anda egitim sistemlerinde amaçlanan etkin ögrenme, aktif ve isbirligine dayali ögrenme demektir. Oysa yazi, ses ve dogrusal video pasif bir ögrenme meydana getiriyor. Internet destekli egitimde ise ögrenci pasif ögrenici olmaktan çikip kendi kendisini yönlendirici (self-directed) bir konuma geliyor.
Geçmiste, teknoloji basarisizligini en iyi açiklayan kisilerden biri Marshall McLuhan’dir. En eskiden olan sözlü (oral) egitime daha sonra yazili (resimli) egitim de eklendi. Simdi ikisi birden egemen. Buna paralel olarak bastan beri sirasiyla anlatan, not tutturan ve kaynak gösteren ögretmen tipleri ortaya çikti.
Simdi hipermedya üzerinde hypertexte dayali bir egitim var. Bu da çogu kez zenginlestirilmis bir kitap gibi, genis bir veri kaynagi ama interaktif degil.
Yeni teknoloji egitime nasil yansiyacak? Egitimin içerigi, konulari, metot, strateji ve teknikleri degisecek mi?
Bilgisayar Destekli Egitim
1951 yilinda ilk is bilgisayarinin gelistirilmesinden bugüne, egitimciler bu aleti sinifta ve egitimde kullanmak istiyorlar. Bunu yazi kadar önemli görmüs olacaklar ki, geleneksel egitimdeki yazi, okur- yazarliginin (literacy) egitimin basina alindigi gibi, burada da temele bilgisayar kullanmayi (computer literacy) koyuyorlar.
Ilk bilgisayar destekli ögretim (Computer Based Instruction) gelistirme çalismalari 1960’larin sonu ile 1970’lerin basinda, geleneksel ögretime destek mahiyetinde ortaya çikti. 1970’lerin sonunda iki büyük sistem gelistirildi: PLATO (merkezi ders kütüphanesine bagli egitim agi) ve TICCIT (bir ögrenci bilgisayarina ders destegi veren sistem). Bunlar, basta ilan ettikleri potansiyele ulasamdilar.
1980’li yillarda geleneksel ögretim yöntem ve ortamlariyla bilgisayar destekli egitimi deney ve kontrol gruplarinda karsilastiran birçok arastirma yapildi. Burada, aslinda çok anlamli bir fark çikmadi. Bu arada multimedia ve Internet gelisti.
Aslinda bilgisayar temelli egitim multimedia gibi görünmesine ragmen unimedia. Çünkü bilginin tüm formlari (yazi, resim, ses gibi) bu ortamda dijital olarak saklanip isleniyor.
Bilgisayar destekli egitimin simdiye kadar uygulanan biçimleri: Egitim-ögretim Tekrar ve alistirma Ögrenciyi çesitli yönlerden destekleme Benzetim programlari ile çalistirma Etkilesimli açiklama Veri bankasi olarak kullanma Verileri çekici bir sekilde gösterme Etkilesimli canli (hypertext) kitap Uzman sistemler ve yapay zeka Bilgisayar uygulamali ve degerlendirmeli testler Bilgisayar yönlendirmeli ögrenme
Bilgisayar destekli egitim artik genellikle CD-ROM paketlerinde. Bu programlar ilgi çekiyor, bilgiye kolay ulasim sagliyor, açiklayici bilgi ve örnekler veriyor, beceri pratigi yapma imkâni sunuyor.
Simdiki Bilgisayar destekli egitim’de kitaplar, tek kisilik (aga bagli olmayan) bilgisayar ve tek yönlü audio-visual medya kullaniliyor.
Geleneksel bilgisayar destekli egitim ile bilgisayar destegi olmayan egitim ortamlarinda ögrenme sonuçlarini karsilastiran ve dünyanin degisik yerlerinde yapilan yüzlerce arastirmada, bilgisayar destekli egitim çalismasi lehine anlamli bir fark bulunamadi. Öyleyse bilgisayar destekli egitimdeki çalisma seklini degistirmek gerekir.
Internet Destekli Egitim
Teknoloji artik geleneksel metin kitaplarinin ötesine geçilmesini mümkün kiliyor. CD-ROM kaynaklar, CMC (Computer Mediated Communication) ve Internet kaynaklarinda degisik formatlarda birçok bilgi var.
Bilgisayar alanindaki önemli gelismeler artik donanimdan ziyade yazilim alaninda ortaya çikiyor. Yazilimdaki en önemli asamalardan biri de Web yazilimidir. Web, 1989’da ortaya çikti, 1992’de yayildi ve Internet içinde önemli bir gelisme gösterdi.
Internet, bilgisayar aglarinin agidir. Sürekli büyüyor, aglari, okullari, kütüphaneleri, arastirma merkezlerini içine aliyor.
Internet, ayni ilgilere sahip insanlarin sanal ortamlarda bir araya geldigi, bilgi paylastigi, yeni grup ve topluluklar olusturdugu ortamdir. Internet, bütün dünyaya dagilmis olan bilgiye ve insanlara ulasim saglayacak. Artik, fikirleri ve tecrübeleri açiklayip yayma kolaylasacak.
Bilgisayar aglarinin gelismesi ve siniflara girmesiyle bilgisayar destekli egitimin yeni bir safhasi, Internet destekli egitim basliyor.
Internet destekli egitimde, isbirligi içinde ögrenme gerekiyor, çünkü tüm ögrenciler agda isbirligi ve interaksiyon içinde bulunuyor. Eskiden bilgisayar destekli egitimin sosyal aktiviteyi azalttigi ve hatta kestigi söyleniyordu, oysa simdi Internette sürekli iliski ve haberlesme var. Bunu saglayan interaktif grup teknolojileri “bilgisayar konferansi” gibi mesaj sistemleriyle elektronik toplantilar düzenleyebiliyor. Burada fizik mekân, es-zaman paylasimi, sözel olmayan baskici davranislar, farkli görüslere karsi engellemeler yok.
Yüzyüze iliskinin ötesindeki ulusal ve uluslararasi düzeyde yeni interaksiyon ve yeni sosyalleme tipleri (belki de yeni kisilik tipleri) ortaya çikacak.
Ag üzerinde egitim yapmak, sadece ögrencilerin degil, ögretmenlerin de izole durumda kalmalarini engelliyor. Birçok sitede, haber ve tartisma gruplarinda, email vasitasiyla yeni bilgi ve projelere ulasiyor, paylasiyor, isterse katilabiliyor. (Su anda Internette ögretmenlerin ve ögrencilerin aktif olarak katilabilecegi birçok proje bulunmaktadir.) Ögretmenler, Internet üzerinden birçok ders plânina, kitaba, dergiye, veri depolarina, görüntü ve ses bilgilerine, yazilimlara v.s. ulasabilir ve kullanabilir.
Simdi genellikle yapisal ögrenme teorisi egemen. Burada ögrenci yeni ögrendiklerini kendi içindeki, kafasindaki yapi içine yerlestiriyor. Burada geçmis tecrübeler, yeni sunular, diger insanlarin yapilari vs., kisinin kendi fikrini olusturmada önemli etkenler. Ögrenmeyi, insan kafasindaki bilgi yapisinin yeniden organizasyonu olarak kabul ettigimizde, hypermedia baglantilarinin da bunu saglayici sekilde çogulcu, dogrusal olmayan bir yapida oldugu ortaya çikiyor. Hypermedia içindeki ögrenci kendi kararlarini veren, sorumluluk duyan, aktif olarak ögrenen bir kisi oluyor. Zaten hypermediaya dayali ortamlarda ögretmeden ziyade ögrenme faaliyeti görülmektedir. Burada ögretmen üç rol üstleniyor: facilitator, moderator ve guide.
Bilgisayar aglari üzerindeki web temelli ögretimde, geleneksel ögretimde ögrencilerin karsilastiklari bazi ögretim metodu engelleri de ortadan kalkiyor ve daha özgür bir egitim ortami meydana geliyor.
Internet ve baska bilgisayar aglarindaki konferanslarla; herhangi bir zaman, dünyanin herhangi bir yerindeki bilgilere ulasa-biliyor, online bilgi akisinda interaktif iliski kurabiliyor, geleneksel ortamlarda tartisma ayni mekanda ve ayni anda olurken, ag üzerinde sohbet veya tartismalar farkli zamanlarda farkli kisilerle kolaylikla yapilabiliyor.
Egitimde yeni ufuklar
Yeni egitim ortami büyük ölçüde bir siber uzayda olusacak. Bilgisayar aglarinin gelismesiyle birlikte bir siber kültür gelisiyor. Bu kültür içinde sanal kisilikler (virtual identities), sanal toplumlar (virtual communities), sanal kent ve kasabalar (virtual cities) var. Insanlar, sanal ortamlar olan bu toplumlar ve yerlesim yerleri içinde, cografî sinirlari tanimadan, yüz yüze iliskiye gerek kalmadan on-line olarak dolasip duruyorlar.
Geleneksel yayin faaliyetlerine bir alternatif olarak hypermedia veya “pubnetting” denilen elektronik yayincilik var. Kitaplardaki dogrusal metinler (linear text) yerine hypertext geçiyor. Dünya çapinda hemen ulasilabilir, dinamik, sik sik yenilenen yayinlar var. Aslinda kütüphaneciler dünya üzerinde bilgisayar ve Web teknolojisine en erken ve aktif olarak uyan gruplarin basinda geliyor. Bütün kütüphaneler dünyaya kendilerini açmak, birer elektronik kütüphane (Elibrary) haline gelmek istiyorlar.
Bilgisayar aglarinda sanal sinif ve laboratuvarlar kuruluyor, sanal toplantilar ve dersler yapiliyor.
Bilgiye ulasmada artik zaman ve yer kavramlarinin önemi kalmadi. hatta okul, ülke, millet kavramlari (sinirlari) da ortadan kalkiyor; dünyanin bütün siniflari birbirine baglaniyor. Yeni olusacak bu online siniflarda (online classroom) her sinif ve ögretmen, kendi ders plân ve çalismalarini bütün dünyaya açiyor. Gelistirip Web sayfalarina koyduklari projelerle sinif duvarlarini kaldiriyorlar. Ögrenciler, dünyanin degisik yerlerindeki müzeleri ve parklari Internet vasitasiyla geziyorlar. Kendi siniflarina ve tartisma gruplarina dünyanin baska yerlerinden sanal ziyaretçiler gelip derse (veya projeye) katiliyorlar. Sanki bütün dünya bir okul gibi oluyor. Dolayisiyla ögretim ve ögrenmede de bir seylerin degismesi gerekli.
Yeni Internet ortamlarinda, ögrencilerin problem çözme ve yazma, iletisim, elestirel düsünme yetenekleri artiyor. Yas, sinif, cinsiyet, milliyet, din, özel ihtiyaçlar gibi farklar önemli ölçüde ortadan kalkiyor.
Yeni egitim ortamlarinda ögretmenlerin rehberlik özellikleri (ve meslekî doyumlari) artiyor. Zorla ögretmeye çalisan ögretmen yerine, ögrenen ögrencilere yardim eden ögretmen tipi gelisiyor. Gelecekte egitim faaliyetlerini organize edecek siber uzayda, ögretmenler de “siber tutor” olacaklar.
Ön kararlar ve öneriler
Simdi dünyanin her yerinde yeni gelisen iletisim teknolojilerinin siniflara sokulmasina çalisiliyor. Aslinda bu yöndeki çalismalar elli yildan beri devam ediyor. Amerika’da bile ögretmenler, sinifta yeni teknolojiler kullanmaya hazir ve çok istekli degiller. Oysa yeni teknolojiler ögretmen yetistirme sirasinda iyice ögretilmeden, müfredat programlarina, ders plânlarina girip derste etkin olarak kullanilmadiktan sonra bu teknolojiler siniflara giremez. Teknolojinin sinifla ve programla bütünlesmesi için de ögretmenlerin hizmet içinde de sürekli desteklenmesi gerekir. Bunun için, egitim kurumlarinda ögretmenlere bu hususlarda yardim edecek teknoloji ögretmenleri (technology trainer), teknoloji yardimcilari (technology facilitator) veya koordinatörleri (technology coordinator) yetistirilmesi de öngörülüyor.
Aslinda ideal siniflarda her okulun bir TV istasyonu ve video kaset kaydedicisi, her sinifin bir tv, video ve network baglantisi, her ögretmenin bir telefonu, her ögrencinin bir bilgisayari olmasi amaçlaniyor. Gelecekteki egitimin temel araçlari olacak olan bu teknolojileri kullanmalari için ögretmenlerin buna göre hazirlanmasi gerek. Çünkü teknoloji kullanimi ögretmenlerin ögretim sistemlerini degistirir, onlari ögretmen merkezli sistemin agir yükünden kurtarir ve ögrenmeyi kontrol eden ve yönlendiren bir pozisyona getirir. Simdiki ögretmenler, sanayi devrimi öncesinin agir beden isçilerine benziyorlar. Çok yorulmalarina ragmen fazla bir ürün de elde edemiyorlar. Agir makineler ve ince elektronik motorlar insanin beden yükünü nasil üzerinden aldi ve üretimde hiz ve kalite getirdi ise bilgisayar aglarinin egitimde kullanilmasi da insan beyni üzerindeki agir yükü kaldiracak, hem ögretimi hem de bilimsel bilgi üretimini arttiracaktir.
Internet, her egitim seviyesinde ve her egitim alaninda kolaylikla kullanilabilir.
Ag üzerinde egitim yapmak, tek basina (aga girmemis) bilgisayarli egitim yapmaktan daha kolaydir. Çünkü tek bilgisayarda bilgi az, program yetersiz, her programin ayri ayri incelikleri var. Oysa bilgisayar aglarinda bilgi kovalama ve kullanmayi ögrenmek daha kolaydir.
Internet, bilgisayari isbirligine dayali egitim araci haline getiriyor ve isbirligi içinde ögrenmeyi tesvik ediyor. Ögretmenler, buna uygun ögretme ve ögrenme teknikleri gelistirmelidir.
Internet çok yakin bir gelecekte sinif faaliyetlerinin tamamlayici bir parçasi haline gelecektir. Problem, geleneksel sinif faaliyetleri ile Internetin nasil birlestirilecegidir. Bunun için her ülke degisik programlar (CANARIE, NREN, EDUCOM gibi) uyguluyor. Klâsik ögretmen, sinifta, basili malzemeyi kullandigi ustalikla Internet kaynaklarini da kullanabilmelidir. Bu kaynaklari ders araçlarinin içine kolaylikla yerlestirebilmelidir. Amerika’da ve diger gelismis ülkelerde, ögretmene bu noktalarda yardim edecek birçok haber gruplari ve siteler var.
Internette konferans, haber ve tartisma gruplarinda en son bilimsel arastirmalara ulasmak kolaylastigi gibi, yapilan bilimsel arastirmalar üzerinde tartismalar ve Internet gruplarinda anketler uygulayarak uluslararasi arastirmalar da yapmak kolaylasacak. Ögrenci bu ag üzerinde arastirmayi kolayca yaptigi gibi, problem çözmeyi de ögrenecektir. Burada sadece bilimsel arastirmalar degil, bu arastirmalarin sade yazidan multimedya özellikleri kullanilan zengin formlarina kadar birçok sekilde ag üzerinde yayinlanmasi da mümkün olmaktadir.
Ögrenme çok karmasik bir olgudur. Onu tek bir araca veya faktöre baglamak yanlis olacaktir. Eger ögrenmede ögrenciye teknik araç destegi saglanmasi isteniyorsa, çok sayida aracin kombinasyonu daha etkili olabilir kanaatindeyim.
Öte yandan artik arastirmacilar hypermedia ve hypertext ortaminda ögrenmeyi engelleyici ve zorlastirici faktörler üzerinde arastirmalar yaparak bunlari düzeltme yollari önermelidirler. Burada ögrencilerin yanlis yönlendirilmeleri, hayal kirikligi ve zaman kaybi önlenmeli; multimedia ve hypertext ortamlarinda bilgi hiyerarsisi iyi kurulmali, egitim sitelerine erisimin kolay ve rahat olmasi saglanmali ve dahasi, hypermedia ortaminda en uygun olabilecek yeni ögrenme stratejileri gelistirilmelidir.
Eger bilginin, anlamanin, gücün temeli informasyon ise, bu bilgilere aninda ve dünya çapinda ulasmayi saglayacak Internet ve bu bilgileri isleyecek bilgisayar çok önemlidir. Çagdas egitimde Internete dayanmadan bir egitim reformu yapmak mümkün degildir.
Kaynaklardan seçmeler
Aero, I. ve N.Catenazzi. 1996. The evaluation of hypermedia learning environment: The CESAR experiance. Journal of Educational Multimedia and Hypermedia. 5(1). 3-22. Bates, A. 1993. Educational aspects of the telecommunications revolution. Içinde: G.Davies & B.Samways (eds) Teleteaching. Amsterdam: Elsevier Science Publ. 1-10. Ergün, Mustafa. Egitimde Bilgisayarlarin Kullanilma Zorunlulugu ve Programlarin Yeniden Düzenlenmesi, Egitim Bilimleri Sempoz-yumu. Malatya: 1989. Ergün, Mustafa. Profesyonel Paket Programlarin Egitim Amaçli Kulla-nilmasi, Anadolu Üniversitesi Egitim Teknolojisi ve Bilgisayar Destekli Egitim I. Sempozyumu Bildiriler. s. 1-7, Eskisehir: 1991. Hooper, S. 1992. Cooperative learning and computer-based instruction. Educational Technology Research and Developmant. 40.21-38. Kulik, J.A. ve R.Bangert, G.W.Williams. 1983. Effects of computer-Based Teaching on Secondary School Students. Journal of Educational Psychology. 75. 19-26. Levinson, P. 1986. Information technology as vehicles of evolution. Içinde: C.Mitcham ve A.Huning. (eds) Philosophy and Technology II. Boston: Reidel. 29-47. Riel, M. 1989. The impact of computers in classrooms. Journal of Research on Computing in Education. 22. 180-190. Sherry, T. 1995. Life on the Screen: Identity in the Age of the Internet. New York: Simon & Schuster. Silva, M. ve A. Breuleux. 1994. The Use of Participatory Design in the Implementation of Internet-based Collaborative Learning Activities in K-12 Classrooms. Interpersonal Computing and Technology. 2,3 Silva, M. ve G.F.Cartwright. 1993. The Internet as a medium for education and educational research. Education Libraries. 17(2). 7-12. Silver, D. 1996. Teaching Cyberculture. Computers and Texts. 12.1-5. Trevitt, Ch. 1995. Interactive multimedia in university teaching and learning. http://www.liv.ac.uk/ctibiol/CUBE95/CUBE.html
Afyon Kocatepe Üniversitesi SOSYAL BILIMLER DERGISI, Sayi: 1, 1998
Sokakta Çalisan 1600 Çocuk Okullu Olacak
Milli Egitim Bakanligi ile 3 isçi sendikasi konfederasyonunun ortaklasa yürütecegi bir proje ile sokakta çalisan 1600 çocuga ilkögretim olanagi saglanacak.[ Temmuz, 2001]
Milli Egitim Bakanligi ile 3 isçi sendikasi konfederasyonunun ortaklasa yürütecegi bir proje ile sokakta çalisan 1600 çocuga ilkögretim olanagi saglanacak.
Adana, Bursa, Gaziantep, Diyarbakir ve Edirne'de sokakta çalisan 1600 çocugun ilkögretime kazandirilmasi amaciyla Milli Egitim Bakanligi ile TÜRK-IS, HAK-IS ve DISK arasinda isbirligi protokolü imzalandi. Ilkögretim Genel Müdürlügünde gerçeklestirilen imza töreninde, protokole Ilkögretim Genel Müdür Vekili Aydin Parlak, TÜRK-IS Genel Egitim Sekreteri Salih Kiliç, HAK-IS Genel Egitim Sekreteri Yusuf Engin ve DISK Arastirma ve Egitim Sekreteri Ali Sahin imza koydular.
Protokol, 5 ilde 15 yasin altinda sokakta çalisan 1600 çocugun sokaklardan uzaklastirilmasi yoluyla çocuk isçiliginin sona erdirilmesine katkida bulunmayi amaçliyor. Proje kapsaminda 1600 çocuk belirlenerek Yatili Ilkögretim Bölge Okullari ile Pansiyonlu Ilkögretim Okullarina yerlestirilecek.
Protokole göre konfederasyonlar egitime alinacak 1600 çocugu belirleyecek, çocuklarin yerlestirilecegi okullardaki 125 ögretmenin egitimi yapacak, çocuklarin okula devamlarini ve basarilarini izleyecek, çocuk isçiliginin tehlikeleri konusunda aileleri bilgilendirecek, bu konuda çalismalar yapacak. MEB Ilkögretim Genel Müdürlügü de çocuklarin egitimi için gerekli alt yapi olanaklarini saglayacak.
Tevhid-i Tedrisat" Internet'te!
Milli Egitim Bakanligi, kendi portalini olusturmayi planliyor.[ 28 Mayis 2001] Aslihan Bozkurt: "Milli Egitim Bakanligi, kendi portalini olusturmayi planliyor. Aslinda açik bir ifadeyle BDE için yazilim gelistirme, basi sonu belli olmayan bir duruma dönüstü. Çünkü egitim yazilimlari, ögrencinin dikkatini hiç çekmiyor. Egitimi oyunla veren yazilimlar da var ama ilgi yine de Internet'e yönelmis durumda. Bu nedenle biz de kendi bilgi üslerimizi gelismesi çabasindayiz."
Bu sözler Milli Egitim Bakanligi (MEB) Müstesar Yardimcisi Ibrahim Barbaros'a ait. Bakanligin web sayfasinda yer almak üzere bir bilgi üssü olusturma arayisinda olduklarini açiklayan Barbaros, benzer hizmeti veren portallarla isbirligine girerek büyük bir yatirim yapacaklari çalismada, karar asamasinda olduklarini bildirdi. MEB'in portalini olusturmada Türkçe içerigin önemini vurgulayan Barbaros, böylece hem yurt içinde hem de Türkiye ile dünya arasindaki sayisal uçurumu en aza indirmeye çalisacaklarini belirtiyor. Ulusal Program'da (UP), BDE'den hiç söz edilmemesini yadirgamayan Barbaros, konunun Avrupa'da tartisildigina dikkat çekiyor. Avrupa'nin 2003'e kadar tüm okullari Internet'e baglama kararini da degerlendiren Barbaros, Türkiye'de BDE kapsamindaki 2 bin 802 okulda Internet baglantisinin yapildigini, önümüzdeki yil bu sayinin 8 bin olacagini söyledi. Barbaros, tüm okullara, 2005 yilina kadar Internet götürmeyi planlandiklarini açikliyor. BDE'nin birinci fazi 2 bin 802 okulda tamamlanirken ikinci faza hala geçilemedi. 3 bin ilkögretim okulu, 5 bin kirsal kesim okulunu kapsayacak ikinci faza ancak bu yil yaz sonunda geçilebilecek. Projenin birinci fazi için Dünya Bankasi'ndan alinan 300 milyon dolarlik kredinin yüzde 60'inin kullanilmasi gerekiyordu. Bu gerçeklestirilemeyince banka, ikinci faz için vermeyi taahhüt ettigi kredide tereddüt etti. "BDE'de biraz gecikme var. Beklenilen hizda sürdürülemiyor ama sapma söz konusu degil" diyen Barbaros, banka uzmanlarinin birinci faza iliskin hazirladiklari raporun haziran sonu itibariye toplanacak banka yönetim kuruluna sunulacagini, onay alinmasi durumunda da temmuzda ikinci faza geçilecegini açikladi. Bu arada ikinci fazda alinacak donaninim ne kadarinin okul öncesi egitiminde, ögretmenlerin hizmet içi ögretimini gelistirme ve yaygin egitim faaliyetlerinde kullanilacagina dair planlama çalismalari da sürüyor.
uzaktan egitimde bilgisayarin yeriUzaktan Egitimde Bilgisayarin YeriBilgisayarin AvantajlariBilgisayardaki SinirlandirmalarInternet ve Uzaktan EgitimEgitim amaçli imkanlarEgitimin önemiUzaktan Egitimde Bilgisayarin YeriSon yillarda egitimciler, bilgisayar aginin hizli gelisimine, kisilere ait bilgisayar sayisindaki artisa ve manyetik depolama teknolojisindeki gelisime tanik oldular. Bu gelismeler bilgisayari uzaktan egitim yönteminde önemli bir araç haline getirdi. Böylelikle ögrenciye ulasmada bu yeni etkilesimli yöntem sayesinde zaman ve mesafe sorunu ortadan kalkmis oldu.Uzaktan Egitimde Basvurulan Bilgisayar Uygulamalarini 4 kategoride Inceleyebiliriz:Bilgisayar Destekli Egitim (CAI), bilgisayari hedeflenen amaçlara ulasmada yardimci olacak derslerin anlatimi için kullanir. CAI, uygulama, pratik, her bir ögrenci ile birebir ilgilenme, oyun ve problem çözme gibi çesitli bölümlerden olusur.Bilgisayar Denetimli Egitim (CMI), bilgisayarin gruplandirma, depolama ve tekrar yenileme fonksiyonlarindan faydalanir. Böylelikle egitimin düzenli bir sekilde yürümesi ve ögrencilerin seviyelerinin yakindan takibi kolaylasir. CAI, CMI ile birlikte çalistigi halde egitimin bilgisayarla ulastirilmasina ihtiyaç yoktur.Bilgisayar Destekli Iletisim (CMC), bilgisayari iletisim saglama amaciyla kullanir. Elektronik posta, bilgisayar konferansi ve elektronik bülten panosu bu gruba dahildir.Bilgisayar Destekli Multimedya, Hiperkart, hiper medya ve halen gelismekte olan diger bilgisayar ürünleri son yillarda uzaktan egitimcilerin dikkatini çeken araçlardir. Bilgisayar destekli multimedyanin amaci, çesitli ses, video ve bilgisayar teknolojisini kolay erisilebilir tasima sistemi haline getirmektir.Bilgisayarin Avantajlari:
· Bilgisayar tek basina ögrenmeyi gerçeklestirir. Örnegin CAI yöntemi ile bilgisayarlar bir yandan hizli bir sekilde destek ve degerlendirme imkani saglarken diger yandan egitimi tek basiniza gerçeklestirmenizi saglar.
· Bilgisayar bir multimedya aracidir. Içerdigi grafik, yazili materyal, ses ve görüntü özellikleri sayesinde diger teknolojik imkanlardan faydalanilabilir. Bilgisayarla gerçeklestirilen egitim ortamlarinda etkilesimli (interaktif) video ve CD-ROM teknolojisinden faydalanilabilir.
· Bilgisayar, katilimi saglayan bir araçtir. Çesitli yazilim paketleri içeren mikro bilgisayar sistemi oldukça esnek kullanimli olmanin yanisira ögrenci denetimini de artirir.
· Bilgisayar teknolojisi hizli bir sekilde ilerlemektedir. Bir yandan yeni buluslar ortaya çikarken diger yandan da fiyatlarda düsüs yasanmaktadir..
· Bilgisayar sayesinde erisim olanaklari artmaktadir. Yerel, bölgesel ve ulusal ag sayesinde nerede olduklari önemli olmaksizin kisi ve kaynaklarla baglanti saglanabilir. Artik bir çok kurulus bilgisayar destekli lisans ve yüksek lisans programi sunmaktadir.
Bilgisayar Kullaniminda Karsilasilan Sinirlamalar:
· Bilgisayar aginin gelistirilmesi oldukça masraflidir. Kisiye ait bilgisayarlarin oldukça uygun fiyatta olmasi hatta yazilim ve donanim pazarlarindaki fiyatlarin rekabet yüzünden oldukça düsük olmalarina karsilik, egitim amaciyla ag olusturmak yada sistemi çalistirma amaciyla satin alinan yazilim oldukça pahaliya mal olmaktadir.
· Teknoloji hizli bir sekilde degismeye devam etmektedir. Buna paralel olarak bilgisayar teknolojisi de sürekli degismekte. Uzaktan egitim görevlileri bu yeniliklere yogunlasarak, ihtiyaci karsilayabilecek seviyede bu teknolojiden faydalanmak yerine hizla degisen teknolojiye göre kullandiklari ekipmanlari da sürekli degistirmektedirler.
· Bilgisayar, 1960'lardan beri oldukça yaygin bir sekilde kullanilmasina ragmen hala bilgisayar yada bilgisayara yabanci insanlar mevcut.
· Ögrencilerin bilgisayar egitiminden verimli sonuç alabilmeleri için iyi bir sekilde motive edilmeleri ve bilgisayari çalistirma konusunda yeterli bilgi ve tecrübeye sahip olmalari gerekmektedir.
internet ve uzaktan egitimDünyadaki en güçlü ve en yaygin bilgisayar agi internettir. Internet, 50'den fazla ülkede 30 milyona yakin insan tarafindan kullanilan internet adresi ile birlikte sayisi 1,3 milyona ulasan bir bilgisayar dünyasini kapsar. Belirli bir kar amaçlansin yada amaçlanmasin kolejlerin, üniversitelerin, okullarin, sirketlerin ve sahislarin bilgisayar kullanimi ile genisleyen internet agi ile artik uzaktan egitim metodunun zaman ve mesafe sorununu asmasi daha kolay.Internet yoluyla iletisim saglamada su yollardan faydalanilabilir:Elektronik posta (e-mail): Normal posta servisi gibi internette insanlar arasinda mesajlasma ve haberlesme imkani saglar. Posta servisi ile adrese ulastirmak yerine bilgisayar yazilimi ile artik e-postanizi bir bilgisayardan bir digerine ulastirabilirsiniz.Bülten Panosu: Internet yolu ile birçok bülten panosuna erisebilirsiniz. USENET ve LISTSERV, internetteki iki önemli genel bülten panosudur. USENET, konu basliklari altinda düzenlenen birçok haber basligini içerir. LISTSERV, özel ilgi alanlarina göre yada basliklara göre tartisma forumu olusturur.Evrensel Kullanimli Web (WWW): WWW, Internet'e erisim saglayan yenilikçi bir adimdir. WWW, genis kapsamli dokümanlara erisim saglayan bir araç olarak da tanimlanabilir. WWW, kullanicilarina Internet üzerindeki bir çok resim, metin, bilgi, ses, görüntü gibi çesitli kaynaklara erisim imkani saglar. WWW kullanimi yada Internette gezinti yapmak Mosaic yada Netscape gibi yaygin yazilim ara birimleri ile daha kolaydir. WWW ile gerçeklestirilen en önemli tasarim internetteki ana sayfa (home page)'dir. Her bir tasarimci yada kisi WWW ile sunmak istedigi bilgin de içinde oldugu bir ana sayfa olusturabilir. WWW'nun 'hipertext' özelligi sayesinde gerek kendi sayfanizdaki gerekse diger ana sayfalarda yer alan bilgilere ulasabilirsiniz.Internetin Egitim Imkanlari:
· Uzaktan egitimciler bilgisayar aginda nasil gezinti yapilacagini ögrenmek ve ondan yeterince faydalanmak için internet ve WWW'yu kullanabilirler. Internet'in egitime sagladigi katkilar su sekilde siralanilabilir:
· Resmi olmayan yazismalarda e-posta kullanmak. Posta ile gönderilen mesaja oranla e-posta ile gönderilen mesaj, zamandan tasarruf saglamanin yani sira bulunulan her ortamda mesaja ulasabilme imkani ve muhafaza etme sansi sunar. Ögretmenin konuya dair yorumu daha çabuk ögrenilebilir. Ögrenci mesaji uygun oldugu zamanda okuma imkanina ve daha sonrasi için kaydetme olanagina sahiptir.
· Sinif bülteni panosu olusturmak. Uzaktan egitim yapan ögrenciler, çogunlukla yardim almadan yada bir arkadas destegi olmadan çalismak durumundadirlar. Sinif bülten panosu olusturmak, ögrencileri kendi aralarinda diyalog kurmaya tesvik edecektir. Sinif içi bilgisayar konferansi ile ögrenciler yorum yada sorularini sinifin diger ögrencilerine yöneltebildikleri gibi her ögrencinin soruya cevap verme özgürlügü vardir. Ders programi ile alakali yapilan bütün degisiklerin ögrencilere bildirilmesinde, ödevlerin ögretmenlere ulastirilmasinda ve ödev degerlendirmelerin ögrencilere bildirilmesinde bu bülten panolarinin çok büyük islevleri vardir.
· Ögrencileri dersle ilgili basliklar içeren bir bülten panosu olusturmaya tesvik ederek diger ögrenci, ögretim görevlileri ve arastirmacilarla diyalog kurmalarini saglamak.
· Bir sinifa ait, içinde ders programi, alistirmalar, edebiyat referanslari ve biyografisinin yer aldigi bir ana sayfa olusturulabilir. Ayrica ögretmen de derste ögrenci için faydali olacak bilgilere WWW ile erisebilir. (Örnegin tarim pazarlarinda yapilan arastirma sonucu elde edilen veriler, küresel iklim degisikligi, uzay vs.). WWW ile kütüphane kataloglarina ve kisilerin ana sayfasina erisim saglayabilirsiniz.
televizyonun egitimdeki yeriITV (Uzaktan Egitimde Televizyon)'nin AvantajlariITV Amaçli Egitim TasarimiITV Ders BaglantilariTelevizyonun Uzaktan Egitimdeki Önemi:Uzaktan egitim sistemlerinden biri olan ITV, 3 temel müfredat programi içerir:Tek Ders: Derse giris, konunun üzerinden geçme yada özetleme gibi bölümleriyle tek bir basligi yada konuyu isleyen programdir.Seçmeli Birim: Kurs programinda yer alacak konularin içerigini hazirlayan bir dizi program içerir.Tam Kurs: ITV Programi yazili materyallerle birlikte bir dönem sürdürülebilir.ITV uzaktan egitim, pasif ve aktif bir sekilde yürütülebilir. Pasif ITV, önceden hazirlanan bir program olup video kaset, yayin, kablo ve uydu ile gerçeklestirilen bir yöntemdir. Interaktif ITV sisteminde ise izleyiciler gerek egitmenler ile diyalog kurarak gerekse diger ögrenci sitelerine girerek aktif rol oynarlar. Iki yollu isitsel sistem kullanan ITV ile ögrenciler ögretmenlerini kolaylikla görebildigi gibi diyalog kurma sansina da sahiptir. Ayrica ögretmenin derse katilan bütün ögrencileri görme olanagi da vardir. Sistemin yapilandirilmasi durumunda ögrencilerin birbirini görme olanagi da mümkün olabilir.ITV'nin Avantajlari:
· Çogunlukla insanlar televizyon seyrettigi için bu yönteme asinadir.
· Duygular, hisler görsel efektlerle birlikte sunulabilir. Bu da egitim için daha avantajli bir ortam saglar.
· Bu yöntem ile ögrenciyi hiç bilmedigi yeni bir çevreye tasiyabilirsiniz. Bu, ögrencilere güzel deneyimler kazandirabilir.
· Zaman ve mekan kavraminin ortadan kismen kalktigi bu yöntemle ögrenciye konuyu oldugu anda aktarim firsati bulabilirsiniz.
· Fikirlerin tanimlari, özetleri ve tekrar gözden geçirilmeleri için çok etkili bir yoldur.
· Bu yöntemle ögrencilerin motivasyonlarinin saglanmasi daha kolaydir.
ITV Ders Baglantisi:Ögretmen ve ögrenciler arasinda fiziksel uzakligin olmasindan dolayi ögretmen uyguladigi egitim taktigi ile ögrencilerle aralarindaki açigi psikolojik olarak kapatmaya çalisir.ITV Kullanilirken Karsilasilan Sinirlandirmalar:
· Kaliteli bir yayin gerçeklestiren ITV'nin olusturulmasi oldukça masraflidir.
· Video üretimi oldukça zaman harcayabilir ve bu esnada diger teknolojik araçlara ihtiyaç duyulabilir.
· ITV programinin etkilesimli bir sekilde uygulamaya kondugu yerlerde özel araç yada ekipmanlara ihtiyaç duyulabilir.
· Pasif olarak gerçeklestirilen ITV programinda egitim seviyesi düser.
· Profesyonel bir sekilde olusturulmadigi takdirde ITV programini tamamlamak amatörce bir çaba olabilir
· Birçok ITV dersi genis bir kitlenin ihtiyaçlari göz önünde bulundurularak hazirlanmistir. Bu durumlarda bazi dersler kisilerin özel ihtiyaçlarina cevap vermeyebilir.
· Ders bittikten sonra konularin tekrar gözden geçirilmek istenilmesi durumunda problemler ortaya çikabilir.
ITV Yoluyla Gerçeklestirilen Egitim Tasarimi:ITV programi anlatimdan çok görsel ifadelerle ön plandadir. Dikkatli bir sekilde planlandigi takdirde sonuç oldukça verimli olabilir. ITV görsel olarak su kavramlari temsil eder:· Taslak yada liste· Önemli noktalar· Iliskiler· Tekrar hatirlanmasi amaciyla özetlenmesi gereken konular· Karmasik materyallerin gözden geçirilmesiFaydalandigi YöntemlerResimler- nesnenin neye benzedigini göstermedeSema- Kavramsal iliskilerin, tasarimlarin, konu ile alakali materyalin yapisini belirtmedeHarita- Konuma dair bilgi vermedeGrafik, Tablo, Çizelge- Bilgi özetlemek için kullanilir. Video kullaniminin sagladigi avantajlar ise: Alet ve aracin çalisma seklini göstermesidir.Egitim Amaçli Stratejiler: Dersin Amacinin Belirlenmesi: Uzaktan egitim derslerinde bazi ögrenciler TV programini egitim amaçli degil de eglenebilecekleri bir kurs seklinde degerlendirir.Ögrenci- ögretmen diyalogunu vurgulayarak hazirladiginiz plan ve sunumlar dogrultusunda ögrencilerin bu tavirlarini yönlendirin. Derse Yapilan Müdahaleleri En Aza Indirgemek: Ögrenciler derste asiri gürültü ve hareket yapmamalari konusunda uyarilmali. Bu iki olumsuz tavir dersin kalitesini düsürür. Derste karsilikli diyalog kullanin ve ders esnasinda degisik yöntemlere basvurun. Ögretmenin bu teknigin verimli olabilmesi için yapmak zorunda oldugu en önemli sey , ögrencilerin aktif bir sekilde katilimlarini saglamaktir. Interaktifvideo konferansin normal televizyondan farki ögrencilerin derse aktif olarak katilmasidir ve böylelikle dersler daha ilgi çekici olabilir. Interaktif videokonferans uzaktan egitimin önemli bir parçasi haline gelebilir. Diger teknolojilerde oldugu gibi verimli bir sonuç elde etmek için yapilmasi gereken sey ögretmenin bu sistemin yararini, sinirlandirmalarini ve kullanimi ile alakali önemli noktalari tam olarak anlamasi ve uygulanma noktasinda herhangi bir problem yasamamasidir.

Hiç yorum yok: