Google
 

8 Ekim 2007 Pazartesi

ÖĞRETMENLER GÜNÜ VE HAFTASININ AMACI İLE TARİHÇESİ

ÖĞRETMENLER GÜNÜ VE HAFTASININ AMACI İLE TARİHÇESİ


Türk İnkılabı’nın reformları içinde , bütünüyle eğitim seferberliğinin başlatıldığı 1928 yılında Atatürk’ün millet mektepleri başöğretmenliğini kabul ettiği 24 kasım günü Öğretmenler Günü olarak milli törenlerimiz arasına alınmıştır.
Yurdumuzda ilk kez 24 kasım 1981’de Öğretmenler Günü kutlanmaya başlanmıştır. Uygulama sonradan geliştirilerek 24-30 Kasım tarihleri arasındaki sürenind e Öğretmenler Haftası olarak kutlanması kararı alınmıştır.
Öğretmenlik mesleğinin ve öğretmenlerin önemini kavratmak, çalışan ve emekli olmuş , vefat ederek aramızdan ayrılan öğretmenlerimizin anılması için Öğretmenler Haftası’nın değerlendirilmesine çalışılmaktadır.
Öğretmenlerimize, devletin, toplumun, öğrencilerin ve sanatçıların , bilim adamlarımızın erdiği değeri belirtmek , onları onurlandırmak amacıyla bu hafta çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. Çeşitli haberleşme araç ve yöntemleriyle öğretmenlerimizi kutlamak, sevilip sayıldıklarını hissettirmek için yurdun her yerinde törenler yapılmaktadır.
Öğretmenleri ve öğretmenliği, belirlenen bu hafta içindeki sürede toplumun gündeminde tutmak, geçlere öğretmenlik mesleğini tanıtmak ve sevdirmek açısından da ayrı yararlar sağlamaktadır.
24-30 Kasım arası öğretmenlerimizin toplumla, öğrencileriyle ve devletle el ele vererek bayramlarını, haftalarını kutladıkları mutlu bir süredir.


ATATÜRK İLKE VE İNKILAPLARININ YERLEŞMESİNDE ÖĞRETMENİN ROLÜ


Atatürk İnkılap ve İlkeleri’nin benimsenmesinde ve yerleşmesinde öğretmenin büyük etkinliği olmuştur. Çünkü cumhuriyet döneminde eğitime milli amaçlar gösterilmiştir. Öğretmenlere cumhuriyetin temellerini koruyup geliştirme konusunda görevler verilmiştir. Bunun yanında öğretmenlere yüksek güven duyulmuştur.
Eğitime gösterilen teni amaçlar, öğretmene verilen yeni milli görevler, açık ve keskin bir şekilde ifadelerini Atatürk’te bulmaktadır.
Atatürk’ün milli eğitime çizdiği ve öğretmede gösterdiği hedefler, çağdaş,ulusal ve insancıl bir eğitimin temel ilkeleridir. Hiçbir devlet adamı O’nun kadar eğitimin üzerinde durmamış, öğretmenleri O’nun kadar yüceltmemiştir. Cumhuriyet döneminde öğretmenlerimiz de , O’nun gösterdiği hedefe ulaşmak için büyük çaba harcamışlardır.
Atatürk’ün eğitime çizdiği ve öğretmenlere gösterdiği hedefler nelerdir? Şimdi bunları inceleyelim :











1. Gelecek kuşaklar Türkiye’nin bağımsızlığını koruyacak, Cumhuriyeti koruyup yüceltecek biçimde yetiştirilmelidir.
2. Eğitim milli olmalıdır
3. Eğitim bilime dayanmalıdır
4. Eğitim, işe yarar ve üretici olmalıdır.
5. Eğitim, yeni nesillerde erdem, düzen ve disiplin duygularını geliştirmelidir
6. Eğitim halkı bilgisizlikten kurtarmalı, onun bilgi ve ahlak düzeyini yükseltmelidir.
7. Eğitim,halkın yeteneklerini ortaya çıkararak geliştirmelidir.

Öğretmenlerimiz, Ata’nın gösterdiği hedeflere ulaşmak için ders içinde ve dışındaki etkinlikleriyle, O’nun ilke ve inkılaplarının yerkeşmesinde gereken çabaları göstermişlerdir. Elektrik enerjisinin henüz ulaşmadığı yerlerde, gaz lambalarının ışığı altında , gece-gündüz demeden çalışmışlar, halkımıza yeni harflerle okuma yazma öğretmişlerdir. Okuma yazma öğretmenin dışında halkımıza Atatürk ilke ve inkılaplarını da özümletmişler, Kemalist dünya görüşünü insanımızın gönlüne yazmışlardır. Özellikle şapka kılık-kıyafet inkılapların ilk uyarıcıları durumunu almışlardır.
Türk öğretmeni , her zaman olduğu gibi, bugün de Ata’sının izinde, O’nun gösterdiği hedeflere inançlı ve kararlıca ulaşma çabası içindedir.
Başöğretmeni, kendi ruhunda, kendi idealinde bulabilmek , bunu minik öğrencilerin bilincine yerleştirebilmek ne yüce bir duygudur? Ne doyumsuz bir mutluluktur? Bu, öğretmenlerce bilinir, yaşanır ve yaşatılır. Sonsuzluğa kadar da yaşatılacaktır.


ATATÜRK’ÜN TÜRKİYE ÖĞRETMENLER BİRLİĞİ KONGRESİ ÜYELERİ ONURUNA VERİLEN YEMEKTEKİ KONUŞMASI
-----sadeleştirilmiştir----

Hanımlar, Beyler!

Seçkin topluluğumuzun içinde bulunmaktan dolayı sevincim sonsuzdur. Türkiye Öğretmenler Birliği’nin Ankara’da yaptığı ilk toplantısını çok büyük bir sevinçle karşıladım.
Ülkemizin sizler gibi değerli öğretmen bay ve bayanlarının burda toplanması, Cumhuriyetimiz için verimli sonuçlar doğuracaktır.
Baylar, Bayanlar!
Türkiye Öğretmenler Birliğinin tüm ülkede örgütlenmesini, Konya’yı olduğu gibi Van’ı da Hakkari’yi de örgütün içine almasını ve her köyde üyesi bulunmasını büyük bir ilgiyle bekleyeceğim.
Öğretmenler!
Yeni nesli, Cumhuriyetin özverili öğretmen ve eğitimcileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin değeri, yeteneğinizin ve özverinizle orantılı olacaktır.
Cumhuriyet, fikren, ilmen ,fennen, bedenen ,güçlü ve yüksek karakterli koruyucular ister. Yeni nesli bu nitelik ve yetenekle yetiştirmek sizin elinizdedir. Seçkin görevinizin yerine getirilmesi için , yüksek çabalarla kendinizi bu işe vereceğinize inanıyorum.
Arkadaşlar,
Ben milli eğitimimiz ve öğretmenimiz konusundaki , görüşlerimi bir cümleyle tekrar etmeyi yararsız görüyorum.
Öğretmenler,
Erkek ve kız çocuklarımızın aynı biçimde, bütün öğrenim derecelerindeki eğitim öğrenimlerinin uygulamalı olması önemlidir. Memleket çocukları , her öğrenim derecesinde ekonomik hayatta geçerli , etkili ve başarılı olacak biçimde donatılmalıdır . Milli ahlakımız, uygar ilkelerle, özgür fikirlerle beslenmeli, desteklenmelidir. Bu çok önemlidir. Özellikle dikkatinizi çekerim , tehdit esasına dayanan ahlak , bir erdem olmadığı gibi, güvene de layık değildir.

Hiç yorum yok: