Google
 

9 Ekim 2007 Salı

Biyolojik Terimler

- A -
Absorbsiyon : Bir maddenin enerjiyi veya diğer bir maddeyi emebilme, soğurma yeteneğidir.Açık dolaşım sistemi : Hemen hemen tüm eklem bacaklılarda ve yumuşakçalarda bulunan, arter ve kan boşluğundan oluşmuş dolaşım sistemi.Adenin : Nükleik asitlerin yapılarında bulunan azotlu bir pürin bazıdır.Adenin yapısına katıldığı bazı moleküller ; ATP, ADP, AMP, NAD, NADP vs.Adenovirüsler : Çift zincirli DNA molekülüne sahip virüslere denir.Boyutları 70 - 80 nm olup hayvanlarda bazı tümörlere neden olur.ADH : Metabolik faaliyetler sonucunda oluşan alkolleri, keton ve aldehit gruplarına çeviren enzimlerden birisi.Aerob organizma : Ancak oksijen varlığında yaşayabilen organizmalara denir (tam tersi "Anaerob").Alel gen : Bir geninin iki veya daha fazla alternatif formlarından birisi.Anfetamin : Merkezi sinir sisteminde güçlü bir uyarıcı etkisin olan uyuşturucu madde.Atriyum : Kalbin önde bulunan iki odası (kulakçık).ATP : Canlılarda enerji ihtiyacı için kullanılan ve parçalandığında 7000 kal. ısı açığa çıkaran biyokimyasal bir molekül.
- B -
Bakteriyofaj : Bakterileri enfekte ederek ölümlerine neden olabilen virüslere verilen genel ad.Balzam : genellikle odunsu bitkilerden elde edilen reçine ve bu reçinelerden yapılan ilaç.Besi doku : Bir tohumun çimlenip ilk yapraklarını verinceye kadar geçen sürede besin ihtiyacını karşılayan doku.Bipolar : İki uçlu veya iki kutuplu olma durumu.Birim zar Elektron mikroskobunda arası açık renk iki koyu çizgi halinde görülen iki protein tabakası halinde bulunan lipit tabakasından oluştuğu varsayılan yapı.Bivalent : Sentromeri henüz bağlı iki homolog kromozomun kardeş kromatitler oluşturmak üzere kendilerini eşlemesi sonucu oluşan grup.Biyosfer : Canlı organizmaların birbirleriyle ilişkilerinin sürdüğü kayaç, su ve hava katmanlarından oluşan yeryüzü örtüsü.Blastula : Bir zigotun bölünerek 8 hücreli bir hücre topluluğuna dönüşmüş haline denir.Biyotik potansiyel : Bir populasyonda ölümlerin en az, çoğalmaların en yüksek düzeyde olması sonucu populasyonun en çok artma oranı.
- C -
C Vitamini : Meyve ve sebzelerde bulunan, eksikliğinde bağ dokusunda zayıflamara yol açan bir vitamin türü.Cıvık mantarlar : Hem bitkisel hemde hayvansal özellik gösteren, gövdeleri ya tek yada çok çekirdek içeren, uygun olmayan şartlarda " Sklerotyum " adı verilen bir kist oluşturan canlılar.Cins : Canlıların sınıflandırılmasında kullanılan bir terim olup, türleri içerisine alan taksonomik bir gruptur.Örneğin köpek (Canis), meşe (Quercus) gibi.Karbon ucu : Polipeptid zincirinin (protein)serbest COO (-) grubunu kapsayan ucu.
- D -
D - amino asit : Bakteri hücre duvarlarının polipeptidlerinde bulunan, proteinlerde bulunmayan amino asit.Dalak : Omurgalı hayvanlarda lenfositlerin farklılaştığı ve alyuvarların parçalandığı, kan damarlarının bol olduğu lenfoid organlardan biri.Deaminasyon : Bir molekülden amino grubunun çıkarılması işlemi.Delesyon : Bir tip kromozom mutasyonu sonucunda DNA daki bir bazın yada bazların yok olması hali.Dentin : Kollagen ve kalsiyum tuzlarından yapılmış omurgalı hayvanların dişinin içteki sert kısımı.Difüzyon : Bir ortamda bulunan moleküllerin çok yoğun ortamdan az yoğun ortama doğru serbest hareketine denir.Dimorfizm : Bir türün iki farklı forma sahip olma durumu.Dominant : DNA üzerinde alel genler arasındaki baskınlık.Duyu siniri : Dış yada iç reseptör organlardan yada duyu alıcılarından alınan uyartıları sinir merkezine ileten sinirler.Düz kas : İç organların hareketini sağlayan ve istemsiz çalışan, demetler alinde, uzun, iğ biçimli, tek çekirdekli kas hücrelerinin bağ dokusu içerisinde meydana getirdiği kas tipi.
- E -
Ektoderm : Bir organın veya derinin en dış örtüsü.Eksositoz : Tek hücreli bir ökaryot canlının artık maddelerini boğum yaparak hücre dışarısına atma işlemi.Endoderm : Bir organın veya derinin en dış örtüsü.Endositoz : Tek hücreli bir ökaryotun besin maddelerini boğum yaparak hücre içerisine alma işlemi.Enzim : Organizmanın metabolik faaliyetlerini yürüten katalizör molekül (protein).Enfeksiyon : Bakteri, virüs, mantar yada protozoonların organizmaya girmesi durumu.Erozyon : Ekolojik faktörler nedeniyle toprağın verimli tabakasının bulunduğu yerden, su, rüzgar, dalga ve buz gibi etkenlerle taşınması.Eritrosit : Yapısında oksijen bağlama yeteneği olan hemoglobini bulunduran kan hücresi (alyuvar).Eşik sinyali : Bir sinir hücresinde uyarının zarda değişiklik yapması için gereken minimum potansiyel farkı.
- F -
Fagositoz : Bazı tek hücrelilerde sitoplazma içerisine uzanan tüpsü yapı.Fauna : Bir ülke, bölge, özel bir çevre yada devreye has tüm canlılar.Fenoloji : Çiçek açma, üreme, göç gibi iklime ve çevre koşullarına bağlı, periyodik biyolojik olayların incelenmesi ve kaydı.Filotaksis : Gövde ekseni üzerinde yaprakların diziliş şekli.Fosforilasyon : Bir moleküle forfor bağlanması için yürütülen biyokimyasal reaksiyonlar.Folikül : Küçük kese şeklindeki yapılara verilen genel ad.Fosfoprotein : Protein sentezlendikten o proteine proteinkinazlarla fosfor eklenmiş hali.Fotoreseptör : Göze gelen fotonların çarptığı ve zarında elektriksel bir uyarı meydana getirdiği özelleşmiş sinir hücresi.Fosfataz : Bir molekülden su kullanraka fosfat grubunu ayıran enzim.Fruktoz : Genellikle meyvalarda bulunan ve yapısında 6 karbon atomu içeren bir çeşit şeker molekülü.
- G -
Galaktoz : Altı karbonlu bir tür şeker (aldoz şekeri).Gamet : Dişi veya erkek üreme hücrelerine verilen genel ad.Gastrin : Mide suyunun salgılanmasını uyaran ve mideden salgılanan bir peptit hormonu.Gastrula : Embriyonun blastuladan sonra oluşan, hücreleri içeri çökmesiyle ilk bağırsak boşluğunu meydana getiren erken embriyonik safha.Genom : Bir organizmanın sahip olduğu genetik şifrelerin tamamı.Glikojen : Glikoz moleküllerinin yan yana gelmesiyle oluşan dallı polisakkarit zinciri (gereğinde parçalanarak Glikoz - 1 - fosfat ' a dönüştürülür).Glikolipit : Genellikle hücre zarlarında bulunan, lipitlerin şeker moleküllerine kovalent bağlarla bağlanması ile meydana gelen bileşik lipit.GTP : Hücre içerisinde meydana gelen bazı biyokimyasal reaksiyonlarda enerji için kullanılan bir tür molekül (Guanozin tri fosfat).Guanin : DNA ve RNA nın yapısına katılan bir pürün bazı.
- H -
Habitus : Bir bitki yada hayvanın genel görünüşü.Haploit : Tek bir kromozom takımı kapsayan hücre yada organizma (Örneğin insan gametlerinde bulunan toplam 23 adet kromozom bir haploit oluşturur).Heksoz : Altı karbonlu monosakkarit.Herbivor : Otlarla beslenen hayvanlara verilen genel ad.Helikaz : DNA nın kopyalanması sırasında DNA nın helik zincirini fermuar gibi açan enzim.Hemoglobin : Eritrositlerin içerisinde bulunan, yapısında demir atomu bulunduran ve oksijen bağlayabilen bir tür molekül.Hepatit B : Kan yoluyla bulaşan ve karaciğer rahatsızlıklarına yol açan bir tür virüs.Heterojen : Değişik karakterlere yada yapılara sahip olan.Hidroliz : Bir molekülün kovalent bağlarının su ile parçalanarak ayrılan kısımların birine H diğerine OH grubunun eklenmesi.Hipotonik : İzotonik sıvıdan daha düşük osmotik basınca sahip olan sıvı.
- İ -
İçgüdü : Organizmayı o türe özgü olan bir amaca sürükleyen hareket eğilimi (Örneğin örümceğin ağ örmesi gibi)İnvitro : Hücelerin, dokuların, organların ait oldukları organizmaların dışında yapay ortamlar içinde yetiştirilmeleri veya bulunmaları.İnvivo : Ait olduğu hücre veya organizma içerisinde yapılan deney.İmmünoloji : Organizmanın hastalıklara karşı direnç gösteren bağışıklık sistemini inceleyen bilim dalı.IAA : Bitkilerde büyümeyi teşvik eden bir çeşit hormon.Uzun adı " İndol asetik asit ".İnsülin : Pankreasın Langerhans adacıklarında salgılanan ve kanda şeker oranını ayarlayan, birçok hücre için büyüme faktörü olarak görev yapan, 21 ve 30 amino asitlik iki polipeptis zincirinden oluşan protein yapısındaki hormon.İyon pompası : Hücre zarında bulunan ve iyon akışını düzenleyen kompleks protein molekülü.İzotonik : Hücrenin iç ve dış ortamının zynı osmotik basınca sahip olma durumu.İzomeraz : Molekül içerisinde atomların yerlerini değiştiren enzim.
- J -
Jel : Kolloit sıvıların yada sollerin pıhtılaşması ile oluşan pelte koyuluğunda madde.Jel elektroforez tekniği : Aynı elektrik yüklü moleküllerin jel matriks içerisinde büyüklüklerine göre ayrılması tekniği.Jelatin : Açık sarı, suda çözünebilen ve hayvanlardan elde edilen pelte kıvamında, suda kaynatıldığı zaman çözünen, oda sıcaklığında katı hale geçen bir protein.
- K -
Kafein : Kahve taneleri ve çay yapraklarında bulunan, merkezi sinir sistemi üzerinde uyarıcı etkisi olan, fosfodiesteraz aktivitesini engelleyen bir pürin alkaloit.Kalaza : Kuş yumurtalarında vitellusu (yumurta sarısı) karşılıklı iki taraftan zara bağlayan iki sarmal banttan her biri.Kalsitonin : Tiroid bezi tarafından salgılanan, kemiklerde kalsiyum depolanmasını hızlandıran bir hormon.Kalıtım : Canlının genetik şifresinin kendisinden sonra gelen nesle/yavrulara aktarılması.Kanser : Organizmada meydana gelen ve hücreleri kontrolsüz büyüyen kötü huylu tümörlere verilen genel ad.Kapsit : Virüslerin nükleik asitinin dışında bulunan, bazı virüslerde tek tip, diğerlerinde birkaç tip proteinden oluşan protein kılıf.Kromozom : Hücrenin bölünme aşamasında görülen, iğ ipliklerinin kısalıp dönümler yaparak meydana getirdiği yapılar.Kloforil : Bitki hücrelerinde " Kloroplast " adı verilen bir pigmentin içerisinde bulunan ve ışık enerjisini absorbe ederek kimyasal enerji halinde depolayan bir tür molekül.Koenzim : Bir enzimi aktif hale getiren, enzimin protein olmayan bileşeni.
- L -
Laktoz : Sütte bulunan ve sütün buharlaşmasıyla kristal halde toplanan bir disakkarit.Süt şekeri.Larva : Ergin karakterlerini kazanmadan önceki genç hayvan.Lenfatik sistem : Omurgalılarda vücuda yayılmış, kan dolaşım sisteminin uçlarına bağlı ince kılcal ağ.Leptoten : Mayoz bölünme profazında görülen ve kromatin maddesinin ince iplikler halinde ortaya çıktığı erken evre.Liyaz : Bir molekülün parçalanmasını yada bir grubun molekülden uzaklaştırılmasını sağlayan enzimler.Lokus : Bir genin kromozom üzerinde bulunduğu bölgeye verilen ad.Lösemi : Beyaz kan hücrelerinde görülen kanserlerin genel adı.Lökoplast : Bitki hücrelerinde yada bazı kamçılı tek hücrelilerde bulunan renksiz plastitler.Lusiferin : Derin deniz balıkları, sölenterler, ateş böceği gibi organizmalarda enzimle okside olunca ışık veren bir tür madde.
- M -
Makrofaj : Kan dokusundaki monositlerden farklılaşarak oluşan, bağ dokusunda makrofaj, akciğerlerde alveolar makrofaj, merkezi sinir sisteminde mikroglia ve kemik dokusundaki osteoklastlarla aynı olduğu düşünülen, mikroorganizmaları fagosite edip yok eden bağ dokusu hücresi.Mantar : Mikroskopik yada makroskopik olan parazit, saprfit yada simbiyoz olarak yaşayan, klorofilsiz, zehirli yada zehirsiz olan canlı yapı.Maya : Ekmek mayalanmasında kullanılan canlı yada ölü, tek hücreli mantar yada bakteriler.Megaspor : Bazı deniz bitkilerinin üreme bölgelerinde meydana gelen, büyük sporlara verilen genel ad.Sporangiyum.Mikrosapor : Bazı deniz bitkilerinde erkek üreme bölgeleri tarafından üretilen küçük eşey hücreleri.Mikrospor.Mikrovillus : Silindirik yada kübik epitel (örtü) hücrelerinin üst yüzeylerinde emme yüzeyini genişletmek için hücrenin sitoplazmasından dışarı doğru yaptığı uzantılardır.Misel : Yağ moleküllerinini, çözünmediği bir sıvı madde içerisine bırakıldığı zaman oluşturduğu küçük partiküller.Monomer : Organik molekülleri oluşturan birim yapıların her biri.Mutualizm : İki canlının birbirlerinden faydalanarak birlikte yaşamaları.Mutant : DNA sında değişiklik (mutasyon) meydana gelmiş olan canlı.
- N -
Nefron : Böbreğin yapı ve görev bakımından birimi olup malphigi cisimciği, dalgalı kanallar ve Henle ilmiğinden oluşur.Nekroz : Hücrelerin ve dokuların ölmesi durumu.Nikotin : Bir nörotransmitter olan asetilkolinin faaliyetini engellediği için zehirli olan ve tütünden elde edilen bir alkaloyid.Nişasta : Bitkilerde depo maddesi olarak meydana getirilen polisakkarit (C6-H10-O5).Nöron : Birçok dentrit ve uzun bir aksondan oluşan sinir hücresi.Nükleotid : İki şeker, bir pürin ve bir pürimidin bazından oluşan tek bir DNA sırası.Nükleaz : Nükleik asitleri kısa oligonükleotit parçalarına yada tek nükleotide hidrolize eden enzimler grubu.Nörogenez : Gelişme sırasında sinir sisteminin gelişme safhası.Nokta mutasyonu : DNA kopyalanması sırasında bir baz çiftinde meydana gelen değişiklik.Nimfa : Yarı başkalaşım gösteren böceklerde, dış görünüşü ergine benzeyen, fakat eşey organları ve kanatları tam olarak gelişmemiş evre.
- O -
Oosit : Dişi eşey organında eşey hücrelerinin oluşması sırasında oogonyumdan değişen ve iki mayoz bölünmesi geçirecek olan hücre.Oospor : Oomiset mantarlarda, alglerde ve protozoonlarda döllenmiş oosferde gelişen kalın duvarlı zigot.Oksotrof : Ana ve babanın genlerinde bulunmasına karşın kendi büyümesi için gerekli molekülü sentezleyemeyen mutant mikroorganizma.Oksinler : Bitki organizmalarında bulunan ve büyümeyi sağlayan hormonlara verilen genel ad.Omurilik : Omurga içerisinden geçen sinirsel doku.Oogami : Genellikle büyük hareketsiz dişi gamet ile küçük ve hareketli erkek gametin birleşmesi.Operatör gen : Bakteri yada virüs genomunda repressör (baskılayıcı) proteini bağlayan ve yanındaki genin transkripsiyonunu kontrol eden gen.Organik madde : Doğal olarak bulunmayıp canlı organizmalar tarafından senezlenen maddeler.Ototrof : Kendi besinini kendi karşılayabilen canlılar (Örneğin bitkiler).
- P -
Paleontoloji : Fosilleri inceleyen, yaşları ve anatomik yapıları hakkında fikir yürüten bilim dalı.Pankreas : Genel olarak midenin sol yanında yer alan, hem iç salgı hemde dış salgı ile görevli olan karma bez.Paratroit hormon : Paratroit bezinden salgılanan, kalsiyumun bağırsaktan emilimini, böbreklerden atılmasını, kemiklerden serbest hale geçirilmesini ve hücreler arasındaki kalsiyum iyon konsantrasyonunu kontrol eden hormon.Patoloji : Hastalıklarla uğraşan bilim dalı.Penisilin : " Penicillium notatum " isimli bir mantar tarafından üretilen ve bakteri hücre duvarının sentezini engelleyen bir antibiyotik.Periderm : Ağacın kabuk kısmı.birçok gövde ve köklerde ikinci büyüme ile epidermisin yerini alan doku.perikarp : Kalbin en dış örtüsüne verilen ad.Proteoliz : Proteinlerin amino asitlerine kadar parçalanması işlemi.Protozoon : Tek hücreli canlılara genel olarak verilen ad (örneğin algler, mantarlar, bakteriler vs.) Pseudopod : Bazı tek hücrelilerin hareket etmek veya besin almak amacıyla sitoplazmasının dışarıya doğru oluşturduğu uzantılardır.
- R -
Radyoekoloji : Radyason ve ekolojik sistem arasındaki ilişkiyi inceleyen bilim dalı.Radyobiyoloji : Radyasonun canlılar üzerine nasıl etki ettiğini inceleyen bilim dalı.Refleks : Bir uyartıya verilen ani cevap.Alınan uyartı sonucunda meydana gelen impulsa, beyne iletilmeksizin verilen cevap.Reçine : Çam, elma, erik gibi bazı odunlu bitkilerin salgıladıkları katı yada yarı akışkan, yarı saydam, suda çözünmeyen salgı maddeleri.Replikasyon : DNA nın çözülerek ortamdaki serbest bazları kullanıp kendinin bir kopyasını çıkarması işlemi.Replikon : DNA molekülünde bir kopyalama kökeni kapsayan ve peş peşe kopyalanan nükleotit dizilerinden oluşan uzunluk.Resesif : Bir genin kendini fenotipte gösterememesi durumu.Çekinik gen.Ribozim : Ortamda herhangi bir protein bulunmadığı zaman enzim özelliği gösteren saf RNA.RNA polimeraz : DNA dan RNA sentezini gerçekleştiren enzim.Rodopsin : Göz organında bulunan ve fotonun ilk olarak çarptığı bir çeşit protein.
- S -
Safra tuzları : Safra kesesinden ince bağırsağa salgılanan ve yağların misellere (küçük partiküller) dönüşümünü sağlayan biyokimyasal maddeler.Sekretin : Sindirim sırasında onikiparmak bağırsağı tarafından meydana getirilen ve pankreas sindirim enzimleri salgılamak üzere uyaran bir polipeptid hormonu.Selüloz : Bitki hücrelerinin çeperlerinde bulunan ve oldukça sağlam bir yapıya sahip olan polisakkarit molekülerinden oluşan madde.Sentriyol : Hücre bölüneceği zaman kutuplara göç eden, iğ ipliklerinin yapımında rol oynayan organellerdir.Serebral : Beyin organıyla ilgili yapı.Beyine bağlı.Serum : Kanın pıhtılaşmasından sonra ayrılan sıvı kısım.Sesil : Bir organizmanın sap, gövde ve pedisel gibi yapıları olmaksızın doğrudan bir yere oturması (Örneğin deniz tabanına oturması).Sil : Bazı tek hücrelilerde hareti sağlayan, yine bazı organizmaların akciğer borularında senkronize hareket ederek toz vb. partikülleri akciğerden uzaklaştıran kamçı benzeri yapı.Sessiz mutasyon : Meydana geldiği gen üzerinde, daha sonra bugen tarafından üretilecek proteinin fonksiyonunu değiştirmeyen mutasyonlardır (etkisiz mutasyon).Sinüs : Organların yada dokuların arasındaki boşluk yada her hangi bir açıklık.Sölom : Hayvanlarda bir epitel (sölom epiteli) ile astarlanmış olan vücut boşluğuna verilen ad.
- T -
Transdüksiyon : Bir mikroorganizmadan bir diğerine virüs veya bakteriyofajlar aracılığıyla gen aktarılması olayı.Translokasyon : Kromozomun bir parçasının kopup başka bir kromozoma eklenmesi şeklinde olan kromozom mutasyonu.Termofil : Yüksek sıcaklıklarda yaşayabilen mikroorganizmalara verilen genel ad (termofil = ısıyı seven).Tubul : Hücre içerisinde veya doku içerisindeki tüpsü yapılara verilen genel ad.Terminatör gen : RNA polimerazın transkripsiyonu durdurmasına neden olan DNA dizisi.tRNA : Protein sentezi sırasında (translasyon) amino asitleri ribozoma taşıyan özel bir RNA çeşidi.Taksonomi : Canlıların sınıflandırılması ve bu sınıflandırmada kullanılan kural ve prensipler.Takım : Canlıların sınıflandırılmasında kullanılan, familya ve sınıf arasındak bulunan, yakın benzerlik gösteren organizmaların meydana getirdiği taksonomik birlik.Ordo.Timpanum : Orta kulağı oluşturan davul şeklindeki boşluk.Aynı zamanda böceklerin işitme organı, timpanal organ.Timin : DNA yapısına katılan fakat RNA yapısına katılmayan bir primidin bazı.
- U -
Urasil : Yanlızca RNA yapısına katılan baz.Uç meristem : Bitkilerin kök ve gövdelerinin en uçlarında bulunan, sürekli bölünerek bitkinin büyümesini sağlayan doku.Meristem dokusu.Unipolar : Tek kutuplu olma durumu.Bazı sinir hücreleri yanlız tek bir uzantıya sahip olabilir (unipolar sinir hücresi).Üre : Memeli ve diğer hayvanlarda amino asitlerin yıkımı ile oluşan son ürün.
- V -
Varyasyon : Bazı karakterler bakımından farklı olma, orta durumdan sapma durumu.Esas tür tipine göre belirli karakterlerde görülen farklılıklar.Vakuol : Ökaryot hücrelerin sitoplazması içerisinde sıvı, hava yada kısmen sindirilmiş besin kapsayan tek zarla çevrili yapıların her biri.Valin : Protein sentezine katılan amino asitlerden birisi.Vaskular sistem : Ksilem ve floemden oluşan bitki dokularında, ksilem tarafından su ve suda erimiş maddelerin, floem tarafından fotosentez ürünlerinin taşınmasını sağlayan iletim sistemi.Vanadyum : İnsan ve hayvanlar için gerekli bir eser (az miktarda bulunan) elementidir.Verimlilik : Birim zamanda meydana getirilen yavru sayısı ile ölçülen, bir bireyin yada populasyonun üreme kapasitesi.Fertilite.Ventral : Bir organizmanın karın kısmı (sırt kısmı dorsal).Vejetasyon : Bitkinin tohumdan gelişip tekrar tohum verecek hale gelene kadar geçen dönemi.Viroid : Bitki hücrelerinde hastalık yapan, 400 ' e kadar ribonükleotitten oluşan, virüslerden daha basit yapılı organizma.
- Y -
Yağ asidi : Esterlerle bileşikler yaparak yağ moleküllerini meydana getiren maddeler.Yapısal gen : Hücrenin yapısı ve metabolizması için gerekli RNA ' ları kodlayan DNA dizisine verilen genel ad.Yüzme kesesi : Birçok kemikli balıkta çeperi sindirim kanalı ile aynı yapıda, içi hava ve diğer gazlarla dolu olan, hidrostatik denge, solunum, ses çıkarma ve ses almada görevli yapı.
- Z -
Zoospor : Tek hücreli algler ve mantarlarda kamçılı, hareketli eşey hücresi.Zootoksin : Bir organizma tarafından meydana getirilmiş toksik maddeler.

Hiç yorum yok: