Google
 

3 Ekim 2007 Çarşamba

ÇALGI NEDİR? Laterna(çalgı)

ÇALGI NEDİR? Laterna(çalgı)

Programlanmış ezgilerin tekrarlandığı mekanik bir çalgı olarak tanımlanabilecek olan laterna, İstanbul’da ilk kez 19. yüzyılın sonlarına doğru gorüldü.Bir levanten olan Giuseppe Turconi İtalya’dan getirttiği laternaları Galata Bankalar Caddesi'ndeki dükkanında satmaya başladı. Doğal olarak bu laternalarda İtalyan ezgileri, valsler programlanmıştı. Özellikle İtalyan levantenlerin yoğun olarak yaşadığı İstanbul, İzmir, Siros adası, Pire, Selanik gibi kentlerde bu çalgı yoğun ilgi gördü. Çok geçmeden bu kentlerde yaşayan Rum halkın vazgeçilmez eğlence enstrümanı haline geldi. Bu çalgının Rumlar tarafindan benimsenmesinin önemli sebeplerinden biri, İtalya’dan getirilen hazır ezgilerin yerine hasapiko, hasaposerviko, zeibekiko, sirto gibi dans ritmlerinin konulmuş olmasıdır. Çalgı, meyhanede, kırda ve özellikle Rumların eğlenceyle içiçe geçmiş olan dini günleri panayırlarda orkestra yerini tutuyor, eglencenin ana unsuru oluyordu. Amerikalı araştırmacı Petrides Sultan 2. Abdulhamit’in sarayında laterna çalındığını ve padişahın laternacıları altınla ödüllendirdiğini yazıyorsa da, seçkin çevrelerin tebessümle yaklaştığı laternayı daha çok “eğlencelik sokak çalgısı” olarak gordükleri bir gerçektir.1940’tan sonra yaygınlaşan gramofon laternayı unutturdu. 1955 yılında geleneksel müziğe büyük ilgi duyan ve rembetiko müziğinin de yeniden hatırlanmasında önemli payı olan ünlü besteci Manos Hadzidakis laternayı yeniden müzik gündemine taşıdı. Hadzidakis, “laterna, iyiliksever ve yoksul (laterna, phtohia kai phliotimo)” filmi için Armaos’a özel müzikler yazdırdı. Bugün hala Atina’da, Ermou caddesinde yaşlı bir çalgıcı laterna çalarak sokaktan geçenlere “eski günleri” hatırlatmaktadır. Çalgı Bilgisinin Tanımı: Çalgıların yapılışlarını, dizgelerini, ses genişliklerini, ses renklerini, görevlerini ve özelliklerini öğreten bilim dalıdır.
Çalıcı çalgısını, besteci ve beste uyarımlayıcı ise, her çalgının özelliklerini bilmesi gerekir. Çalgıların birleştikleri topluluklar genel olarak iki bölümde düşünülür.

Pop Müzik Toplulukları
Pop müzik toplulukları, pop müzik eserlerini seslendirmek üzere oluşturulan topluluklardır. Pop müzik topluluklarında her türlü vurmalı, nefesli, telli, elektronik çalgılar kullanılabilir. Org, gitar, saksafon, timpani en çok kullanılan çalgılardır.
Caz Müziği Toplulukları
Caz müziği toplulukları, caz müziklerini seslendirmek üzere oluşturulan toplluklardır. Caz müzik toplluklarında genelde saksafon, trompet, klarnet, trombon, piyano, kontrbas, gitar gibi çalgılar kullanılır. İnsan sesi ön plandadır. Bestelenmiş şekliyle seslendirilmiş olmasının yanı sıra genellikle doğaçlama olarak çalınması en büyük özelliğidir.
Oda Müziği Toplulukları [
Klasik Batı müziği türlerini seslendirmek üzere oluşturulan topluluklardır. Bu topluluklar en az iki, en çok on çalgı ile oluşturulur. Oda müziği topluluğundan bazıları şöyle sıralanabilir:
İkili (düo):Keman-piyano, obua-flüt, gibi bir ezgi ve bir eşlik çalgısıyla oluşturlur.
Üçlü (trio):Keman-viyola, viyolonsel vb. çalgıla oluşturulur.
Dörtlü (kuartet):İki keman, viyola, viyolonsel, vb. çalgılarla oluşturulur. Bu toplulukları yaylı çalgılar dörtlüsü de denir.
Ayrıca beşli (kentet), altılı (sextet), yedili (septet),sekizli (oktet), dokuzlu (nontet) gibi çalgı toplulukları da vardır.


İki anlamı vardır
1 Müzik topluluğu
2 Burma kökenli bir savaş sanatı
Bando, bir tür müzik topluluğudur. Parklarda ya da geçit törenlerinde çalan bir bando insanların hoş zaman geçirmesini sağlar. Orkestra ve bando sözcükleri, müzisyenler topluluğunu çağrıştırır. Ama bando müziği ile orkestra müziği birbirinden farklıdır. Bandolar açık havada çalarlar, orkestralar ise çoğunlukla konser salonlarında konser verirler.
Bir orkestradaki yaylı çalgıların sesleri açık havada yeterince duyulmadığı için bandolar üflemeli ve vurmalı çalgılar kullanırlar. Bandoların yürüyüş bandosu ve konser bandosu olmak üzere iki çeşidi vardır.
Konu başlıkları

1 Bakır üflemeli çalgı bandoları
2 Askeri bandolar ve konser bandoları
3 Tarih
4 Türklerde bando
Bakır üflemeli çalgı bandoları
Bir bakır üflemeli çalgılar bandosundaki çalgıların çoğu sakshorn ailesindendir. Sakshornun mucidi Belçikalı çalgı ustası Adolphe Sax'tır. Bu tür bandoda genellikle kornetler, flügeller, sakshornlar, trombonlar, tubalar ve davullar kullanılır. Bu çalgıların sayısı bandodan bandoya değişir. Bakır üflemeli çalgı bandoları İngiltere'de çok yaygındır. Bu bandolar, 19. yüzyılda ülkenin kuzey ve orta bölgelerindeki sanayi bölgelerinde ortaya çıkmıştır. Sir Edward Elgar, Sir Arthur Sullivan, Gustav Holst ve Benjamin Britten gibi ünlü İngiliz besteciler bando parçaları da yazmışlardır.
Askeri bandolar ve konser bandoları
Bir askeri bandodaki çalgılar, yürüyüş durumunda çalınmaya uygun çalgılar arasından seçilir. Askeri bandolarda ağaç üflemeli, bakır üflemeli ve vurmalı çalgılar kullanılır. Kullanılan çalgıların sayısı değişmekle birlikte, bir askeri bandoda genellikle şu çalgılar bulunur: Fagot, flüt, klarnet, korno, kornet, obua, pikolo, saksofon, trombon, euphonium, "baslar" ve vurmalılar. Konser bandosunda kontrbaslar yürüyüş bandosunda ise baslar ve tubalar kullanılır. Yürüyüş bandoları da kendi adalarında türlere ayrılır. Bunların başlıcaları davul, trompet ve büğlü bandoları ile Kuzey İskoçya alaylarının kaval bandosudur. Askeri bandonun, bir ordu bandosu olmanın dışında özellikleri de vardır. Bir konser salonunda çaldığında, adına konser bandosu denir.rer
Tarih
Çok eskiden başlayarak orduların kendilerine uygun müzikleri ve simgeleri olmuştur. Eski Roma atlılarının trompetleri, piyadelerinin ise kornoları vardı. Süvariler bugün hâlâ trompet kullanır. Piyadelerin kullandığı kornolar çok hantaldı. Bundan dolayı zamanla bunların yerini büğlüler aldı. Kıvrımlı bir korno olan büğlü, trompette olduğu gibi kadeh biçiminde bir ağızlıkla çalınır. Ortaçağda, Avrupa'da belli başlı her kentin bir bandosu vardı. Bunlar önemli günlerde ve törenlerde çalarlardı. Kendilerine güvence sağlamak için loncalar biçiminde örgütlenen bu topluluklar, bir araya gelmiş gezgin müzisyenlerden oluşurdu. İngiltere'deki ilk kent bandoları, geceleri saat başlarını duyurmak için obua ve benzeri çalgılar çalarak dolaşan bekçiler tarafından kuruldu. İlk ordu bandolarını, askeri birliklerin yanı sıra gezgin sivil çalgıcılar başlattı. Sonraları alaylar kendi bandolarını kurdular.
Türklerde bando
Türklerde askeri müziğin tarihinin M.Ö. 4. yüzyıla kadar geriye gittiği sanılır. Eski Türklerde davul ve sancak, egemenliğin simgelerinden sayılırdı. Selçuklular ile Osmanlılarda, devletin ve ordunun mehterhane denen resmi müzik toplulukları vardı. Mehterhane çalgıcıları askeri disiplinle yetiştirilirdi. Bu mehterhaneler çağdaş Türk bandosunu öncüsü sayılır. Mehter müziğinde kullanılan çalgılar üç grupta toplanabilir. Üflemeli çalgılar (zurna, boru, mehter düdüğü) ve vurmalı çalgılar (kös, davul, nakkare) ilk iki grubu, ziller, çıngıraklar ve çevgenler de üçüncü grubu oluşturur. Osmanlılarda ilk mehterhane Fatih Sultan Mehmed zamanında kuruldu. Özellikle 18. yüzyılda mehter müziği büyük davul ve zil üçgeni gibi çalgıların çıkardıkları ses ve vuruşlarla olduğu kadar, ezgisel olarak Avrupa bandolarını bile etkiledi. II. Mahmud döneminde, 1826'da Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasıyla mehterhaneler önemini yitirdi. Ertesi yıl Muzıka-yı Hümayun kuruldu. Muzıka-yı Hümayun'un başına getirilen Giuseppe Donizetti, bu topluluğu kısa sürede çağdaş bir bandoya dönüştürdü. Besteci ve iyi bir klarnetçi olan Mehmed Ali Bey, Muzıka-yı Hümayun’un da ilk Türk bando şefiydi. Muzıka-yı Hümayun 1924'te Riyaseticumhur Musiki Heyeti, 1933'te orkestra ve bandonun birbirinden ayrılmasıyla Cumhurbaşkanlığı Armoni Muzıkası adını aldı. 1987'de Silahlı Kuvvetler Armoni Mızıkası adını aldı. Silahlı Kuvvetler Bando Okulları Komutanlığı, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bando icracısı kaynağıdır. Okul 3 yıllık meslek lisesi ve iki yıllık önlisans eğitimi verir. Günümüzde Türk Silahlı Kuvvetleri’nde, bazı okullarda ve belediyelerde bandolar bulunmaktadır.
1 - Senfoni Orkestrasındaki çalgı toplulukları:

Yaylı çalgılar
Keman, Viyola, Viyolonsel, Kontrbas
Üflemeli çalgılar
Tahta üflemeli çalgılar: Flüt, Obua, Klarnet, FagotBakır üflemeli çalgılar: Trompet, Korno, Trombon, Tuba
Vurmalı çalgılar
Perdeleri belirli olan, ya da düzenlenebilen vurmalı çalgılar.Perdeleri belirsiz olan vurmalı çalgılar.

2 - Armoni Muzikasındaki çalgı toplulukları:

Birinci Bölüm Çalgılar
İkinci Bölüm Çalgılar
Üçüncü Bölüm Çalgılar
Küçük Flüt Do, Re b
Büyük Flüt Do
Obua Do
Korangle Fa
Basson (Fagot) Do
Küçük Klarnet Mi b
Büyük Klarnet Si b
Alto Klarnet Mi b
Bas Klarnet Si b
Soprano Saksofon Si b
Alto Saksofon Mi b
Tenor Saksofon Si b
Bariton Saksofon Mi b
Bas Saksofon Si b
Trompet Si b, Do
Kornet Si b
Korno Fa
Trombon Si b, Do
Dördüncü Bölüm Çalgılar
Beşinci Bölüm Çalgılar

Büğlü Si b
Alto Mi b
Bariton Si b
Bas Si b
Kontrbas Si b, Mi b
Timbal
Trampet
Davul
Zil
Üçgen (Triangl)
Ksilofon
Kastanyet

Hiç yorum yok: